Mio Grup Doğal Terapi Merkezinde klinik aromaterapi, sıcak taş terapisi, refleksoloji, manuel lenf drenaj ve çiçek terapisi gibi doğal yöntemleri uygulayan İpek Çaldemir’le bu terapiler hakkında söyleştik.
Biraz kendinizden söz eder misiniz?
1968 Elazığ doğumluyum. Çocukluk ve gençlik yıllarım ailemin görevi nedeniyle Pakistan, İran, Gana ve Peru’da geçti. Üniversite eğitiminden sonra çokuluslu şirketlerde çeşitli görevler aldım. 2 yıl önce İngiltere’ye gidip zaten meraklı olduğum doğal terapiler konusunda dünyaca ünlü üniversite ve okullarda eğitimler aldım.
Koruyucu hekimliğe ve terapi konusuna yaklaşımınızdan söz eder misiniz?
Sağlıklı olma halini holistik değerlendiriyorum, yani ruh, beden ve zihin bütünlüğünü ele alıyorum, kişiye bir bütün olarak bakıyorum. Ben semptoma ya da rahatsızlığa karşı çalışmıyorum. Nedenlerini bulmaya çalışıyorum. Bilimsel tıplabir bütün olduğumuzu düşünüyorum. Doktorlar bazı rahatsızlıklara psikosomatik teşhisi koyuyor, masaj yaptırmayı öneriyor. 0 kişi o zaman bize geliyor. Ben müşterilerimi derin dinlendirerek bedenlerinin iyileşme mekanizmasını ortaya çıkarıyorum. İnsanlar kendi kendilerini iyileştiriyorlar. Uyuma haline geçmeden derin bir dinlenme sağlandığında, duygusal ve fiziksel anlamda hemen bir iyileşme baş gösteriyor. Bu rnekanizma insanda zaten var, ben yalnızca onu harekete geçiriyorum.
Derin dinlenmeyi sağlayan terapiyi nasıl uyguluyorsunuz?

Sıcak taş terapisi, ısıtılmış taşlar kullanılarak ısının bedenin derinlerine nüfuz ettirilmesini sağlayan bir masaj terapisidir. Pürüzsüz, parlak ve değişik boylardaki yassı volkanik lav taşlarını su içinde ısıtıp masaja başlamadan önce bedenin bazı noktalarına yerleştiriyorum, böylece daha masaja başlamadan taşlann ısısı kaslann derinlerine nüfuz ediyor. Taşlardan emilen ısı, kan dolaşımının hızlanmasını, kasların, dokuların ve hücrelerin daha çok oksijenle beslenmesini sağlıyor. Bu termoterapiden sonra aromatik yağlardan faydalanarak masaj uyguluyorum.
Ne tür rahatsızlıklarda bu terapiyi uyguluyorsunuz?
Sıcak taş terapisinde hava su, ateş ve toprak ananın enerjisinden yararlanılıyor. Volkanik lav taşlarının enerjisi insanda doğayla içiçe olma duygusu uyandırıyor. Terapi sonunda kişi fiziksel, duygusal ve zihinsel dinginlik kazanıyor, kendini arınmış hissediyor. Sıcak taş terapisi, özellikle kronikleşen sıkıntılara, kas, kemik ve eklem sorunlarına, bel ve sırt ağrılarına, stres kaynaklı gerginlik ve uykusuzluğa, regl ve menopoz sıkıntılarına, hatta solunum, dolaşım ve sindirim sorunlarına çözüm oluyor.
Bize biraz da yaptığınız çiçek terapisinden söz eder misiniz?
1930’lu yıllarda homeopat Dr. Edward Bach ile başlayan çiçek terapisi her fiziksel rahatsızlığın ardında duygusal sorunların olduğu tezine dayanmaktadır. Çiçeklerin kendine özgü pozitif ve negatif özelliği, insanların gösterdiği kişilik özellikleriyle benzerlik göstermektedir. Çiçek terapisinde kişi, gösterdiğim bitki yada çiçek kartları arasından dört tanesini seçiyor. Seçtiği kartlara göre kişinin özelliklerini yorumluyorum. Ardından o bitki özlerinden oluşan bir yağ hazırlıyorum. Kişi bu yağı bedenle temasını sağlayacak şekilde, içerek, banyosuna damlatarak yada konu olarak kullanıyor. Burada vücudun benzeri benzerle iyileştirme mekanizması harekete geçiriliyor. Çiçek terapisi özellikle stres ve depresyon kaynaklı sorunlarda, korku, endişe, aşırı duygusallık, başkaları adına düşünme gibi duygusal durumlarda son derece etkili. Ancak bu tür rahatsızlıkların fiziksel sıkıntılara yol açtığı kesinlikle gözardı edilmemeli. Örneğin, korku vücudun su dengesini bozar, bu sorun ise böbreklere vurur. Bu terapide çiçeklerin pozitif yaşamsal enerjileri kişinin iyileşme sürecine duygusal olarak destek olur.